Hasta Dernekleri Röportajı: Pembe İzler Kadın Kanserleri Derneği
1) Derneğinizin misyonundan ve kuruluş hikayenizden kısaca bahsedebilir misiniz?
Bir kadın kanser olur, hayatı değişir. Ama yalnızca onun hayatı değil, ailesinin, arkadaşlarının ve sevdiği tüm insanların hayatı da değişir. İşte bu değişimleri yaşamış, tanık olmuş bir grup kadın olarak 2014 yılında bir araya gelerek “Pembe İzler Kadın Kanserleri Derneğini” kurduk. Başta meme kanseri olmak üzere yumurtalık, rahim ve rahim ağzı gibi sık görülen jinekolojik kanserler alanında çalışmaya başladık.
İki hedef koyduk önümüze. Birincisi; kanserin kadında ve çevresinde bıraktığı izleri, pembeye yani umudun rengine dönüştürelim, mümkünse silelim. Bunun için hastalıkla mücadele eden kadınlarla yol arkadaşı olalım. İkinci hedefimiz ise kanserin erken teşhisi için en başta kadınlarımızı sonra da tüm toplumu bilinçlendirelim.
Misyonumuz; meme ve jinekolojik kanserlere karşı kadınların farkındalığını artırmak ve bu hastalıkla mücadele eden kadınların yol arkadaşı olmak…
2) Pembe İzler Kadın Kanserleri Derneği olarak hangi kanser türlerinde çalışmalar yürütüyorsunuz?
Ağırlıklı olarak kadınlarda sık görülen meme, rahim, rahim ağzı ve yumurtalık kanserleri üzerinde çalışmalar yürütüyoruz. Evet, meme hem erkekte hem kadında görülen bir kanser türü ancak, kadınlarda çok yüksek oranda görülmesi nedeniyle meme kanserini de çalışma başlıklarımızdan biri olarak ilerletiyoruz.
3) Şu anki veya yakın gelecekteki projelerinizden biraz bahsedebilir misiniz?
Yürüttüğümüz pek çok proje var; öncelikle bunları ikiye ayırıyoruz. Birincisi, çalıştığımız kanserlerin farkındalığını artırmaya yönelik çalışmalar; ikincisi ise bu hastalıklarla ilgili tanı alan, tedavisi süren hastalara yönelik çalışmalar…
Farkındalık projelerimizi; pandemi süreci nedeniyle bir araya gelemediğimiz için kendi sosyal medya adreslerimizdeki yayınlar ve online ortamlardaki buluşmalar şeklinde sürdürüyoruz.
Hastalara yönelik yine pandemi koşulları nedeniyle yaptığımız “Pinkline” projemizden bahsetmek isteriz. Beslenme ve diyet ile psikolojik destek ihtiyacı olan kadın hastalara yönelik 2020 yılının Mayıs ayında başlattığımız online bu projede; aylık yaklaşık 230 online görüşme gerçekleştiriliyor. Tamamen gönüllü danışmanlarımızla yürüttüğümüz projemizde, danışan hastalarımızla uzmanlarımız birebir görüşerek ihtiyaç duydukları bilgileri alabiliyorlar.
4) Hasta ve hasta yakınlarına yaşam için son olarak ne mesaj vermek istersiniz?
Hasta ve yakınlarına ilk mesajımız şu; yaşamı yakalayın! Evet, öncelikle hasta, sonra da hasta yakını için zor süreçler bunlar. Ama şu var ki, umudu ve inancı elden bırakmamak gerekiyor. Bunun için de kendi hastalıklarıyla ilgili bilimsel bilgiyi edinmek çok önemli. Yasamicin.com da bilimsel bilgilerin olduğu hastaların bu bilgilerden yararlanacağı bir platform. Ayrıca yine kendileri gibi deneyimleri yaşamış kişilerle bir arada bulunmak, pozitif destek almak ve birlikte aynı yolda yürümek çok iyi geliyor. Zira deneyimleri paylaşmak, bir arada bulunmak hastalıkla mücadele motivasyonunu artıran önemli bir unsur…